Sübvansiyona Karşı Telafi Edici Vergi (TEV)
Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Anlaşmalarına göre ticaret politikası savunma araçları dampinge karşı önlem, sübvansiyona karşı önlem ve korunma önlemleri olmak üç türdür. DTÖ Anlaşması Ek 1’de yer alan Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Tedbirler Anlaşması’na göre sübvansiyon, bir devletin fayda sağlayan “mali katkısı” ya da “gelir veya fiyat desteğinin” bulunduğu hallerde ortaya çıkmaktadır.
Anlaşmaya göre fayda sağlayan mali katkı ile gelir veya fiyat desteği sağlayan uygulamalar şunlardır:
* Doğrudan para transferi veya olası doğrudan para ya da borç transferi suretiyle
* Tahsili gereken kamu gelirlerinin tahsil edilmemesi suretiyle
* Devletin genel altyapı hizmetleri dışında mal veya hizmet temin etmesi veya mal satın alması suretiyle
* Devletin malî katkı teşkil eden uygulamaları bir fon veya bir özel hukuk kişi veya kuruluşu aracılığıyla gerçekleştirmesi suretiyle
* Gelir veya Fiyat Desteği: (Örn. Devletin belirli bir sektördeki üreticilerin gelir düzeylerini korumak amacıyla onların ürünlerini dünya fiyatlarından yüksek fiyatlarla satın alması ya da Devletin bir üreticiye, o üreticinin fiilen elde ettiği gelir ile belli bir hedef gelir arasındaki farkı ödemesi)
Anlaşma iki temel sübvansiyon kategorisi oluşturmaktadır: yasak olanlar ve dava edilebilir olanlar.
Anlaşmanın 3. Maddesi kapsamında iki sübvansiyon kategorisi yasaklanmıştır. Birinci kategori, ihracat performansına bağlı olan sübvansiyonları içerir. İhracat sübvansiyonlarının ayrıntılı bir listesi Anlaşma’nın ekinde yer almaktadır. İkinci kategori ise, yerli malların ithal mallar yerine kullanılmasına bağlı sübvansiyonlardan oluşur.
Anlaşmada yasak ihracat bübvansiyonu türleri şu şekilde sıralanmıştır:
* Avantajlı döviz kuru uygulamaları
* Avantajlı navlun uygulamaları
* Avantajlı fiyatlarla mal veya hizmet temini
* Doğrudan vergiler veya sosyal güvenlik harcamaları ile ilgili olarak sağlanan avantajlar
* Doğrudan vergilerin matrahının belirlenmesinde sağlanan avantajlar
* Dolaylı vergiler yönünden sağlanan avantajlar
* Üretim öncesi aşamalara ait dolaylı vergilerden muafiyet sağlanması
* İhraç ürününün üretiminde kullanılan ithal girdilere ait gümrük vergilerinin iadesi
* İhracat kredisi garantileri veya ihracat sigortaları
* İhracat kredileri
* GATT 1994’ün XVI. Maddesi çerçevesinde ihracat sübvansiyonu teşkil eden diğer her türlü kamu harcaması.
Türk mevzuatı da ilgili Anlaşma çerçevesinde aşağıdaki regülasyonlara göre sübvansiyon ve bunun karşısında tedbir olarak uygulanacak Telafi Edici Vergi’yi (TEV) düzenlemektedir.
3577 Sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında 99/13482 Sayılı Karar
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik
Sübvansiyon önlemi alınabilmesi için aşağıdaki koşullar gereklidir:
* İthalatın sübvanse edildiği,
* sübvansiyonlu ithalatın yerli üretim dalı üzerinde maddi zarara/maddi zarar tehdidine neden olduğu,
* Yerli üretim dalındaki zarar ile sübvansiyonlu ithalat arasında bir illiyet (nedensellik) bağı bulunduğu ispatlanmalıdır.
Türkiye’de Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü (Damping ve Sübvansiyon Araştırma Dairesi) tarafından yürütülen soruşturma sonucunda önlem alınması kararı çıkarsa onaylanan sübvansiyon miktarı kadar TEV alınır.
Yürürlükteki önlemler için tıklayınız.
Soruşturmalar için tıklayınız.
— Yazılarımızda yapay zeka ile üretilmiş metin ve çalışmalar kullanılmamaktadır —
Yayın Tarihi: 02.10.2023
© Bu yazının telif hakkı Utrader’e ait olup, ancak kaynak gösterilmek suretiyle izinsiz olarak kullanılabilir, yayınlanabilir.