Bir Dış Ticaret Profesyonelinde Olması Gereken Nitelikler
Türkiye’nin 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren öncelediği ihracata dayalı kalkınma politikası, hala ekonominin en önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. Her kalkınma hamlesinde olduğu gibi, ülkenin ihracat hamlesinde de başarıya ulaşmanın temel unsuru insan kaynağıdır.
Düzeyler arası farklılıklar olmasına rağmen bir dış ticaret profesyonelinde olması gereken nitelikleri, ilki teknik bilgi, diğeri; liderlik, duygusal zeka, takım çalışması, problem çözme, eleştirel düşünce gibi karakter özellikleri ve kişilerarası iletişim becerilerini ifade eden yumuşak beceriler bağlamında iki kategoride ele almak mümkündür.
Teknik bilgi kategorisi altında; akıcı konuşmanın güçlü olduğu yabancı dil bilgisi, satış teknikleri ve mevzuat bilgisi olmak üzere üç başlık sayılabilir. Yabancı dil konusu Türk eğitim sisteminin hala kanayan yarası konumundadır. İlköğretimde başlayan yabancı dil eğitimi uzun yıllar sürmesine rağmen istenen sonucu vermemektedir. Bu noktada yabancı dil öğretilmez öğrenilir sözüne vurgu yapmamız gerekir. Öğrencilerimizin mümkün olduğu kadar öğrenmek istedikleri yabancı dile kendilerini maruz bırakmaları ve emek harcamaları gerekmektedir. Çoğu öğrencimden, yabancı dil öğrenmek için ne yaptıklarını sorduğumda film izliyorum cevabını alıyorum. Yabancı dile maruz kalırken film izlemek elbette yapılacak faaliyetlerden biridir ancak hepsi olamaz. Kaldı ki konfor alanını terk etmeden öğrenme gerçekleşmez. Öte yandan özellikle İngilizce ve Türkçe dillerinin yapısal olarak zıt oluşu Türkler için İngilizce öğrenmeyi biraz daha zorlaştırmaktadır. Aynı durumu, İngilizceleri ana dili olan uluslararası öğrencilerimiz Türkçe öğrenirken de yaşamaktadır. Dolayısıyla özellikle İngilizce öğrenmek isteyenlerin biraz daha gayret göstermeleri gerekmektedir. Bir diğer sorun hata yapma korkusunun konuşmayı engellemesi… Bu konuda verebileceğim en önemli tavsiye korkmadan, hata yapmayı göze alarak konuşmaya çalışmak. Belli bir noktadan sonra konuşma zaten refleks haline geliyor.
Satış konusu, çok büyük bir bölümü teknik bilgi gerektirirken aşağıda değineceğim yumuşak beceriler ile desteklendiğinde ciddi başarılar elde edilmektedir. Bir dış ticaret profesyoneli satış teknikleri konusunda kendini mutlaka geliştirmelidir. Bu konuda verilen eğitimlere katılmalı, kişisel gelişim kitapları okumalı ve güncel gelişmeleri takip etmelidir. Satış konusunda kendini ispat etmiş profesyoneller patronlar için vazgeçilmez insanlardır. Aynı zamanda bu kişilerin gelirleri satışlardan alınan primler ile daha yüksek seviyelere çıkmaktadır.
Teknik kategoride son değineceğim başlık mevzuat bilgisi… Dış ticaret tüm dünyada mevzuat çerçevesi içinde yapılmaktadır. Kanunların, yönetmeliklerin, tebliğlerin bu kadar geniş ve derin uygulandığı başka bir alan var mıdır? Bu nedenle dış ticaretin her iki tarafında, gerek ihracatçı gerek ithalatçı ülke mevzuatlarının iyi bilinmesi, uluslararası kuruluşların dış ticarete yönelik görüş ve önerilerinin takip edilmesi önem arz etmektedir. Mevzuat noktasında yapılacak en ufak hatanın geri dönüşü çoğu zaman olmamaktadır. Örneğin dahilde işleme rejimi kapsamında yapılan ithalatın beyannamesini ihracat yaparken kapatmamak, ihracat yapılan ülkenin; ürün ya da ambalaj için istediği bir standardı atlamak çok ciddi sorunlar yaratabilmektedir.
Dış ticaret profesyonellerinde olması gereken niteliklerdeki ikinci kategori, batılıların soft skills dedikleri, Türkçe’ye yumuşak beceriler olarak çevrilebilecek kavramda yatmaktadır. Yumuşak becerilerin son yıllarda biraz daha öne çıkmasının en önemli sebebi bilgi çağının getirdiği yeniliklerden kaynaklanmaktadır. Bugün bilgi dünyanın her yerinde… Tarihsel perspektiften bakıldığında bilgiye ulaşmak hiç bugünkü kadar kolay olmamıştı. Özellikle son aylarda yapay zekanın da devreye girmesiyle her kullanıcı yapay zeka vasıtasıyla ihtiyaç duyduğu bilgiye kolaylıkla ulaşabilmektedir. Bilgi çağındayız ancak bilgi önemini yitiriyor. Bu noktada dış ticaret profesyonellerinde olması gereken niteliklere yönelik açıkladığım ilk kategorinin çelişki olduğunu düşünebilirsiniz. Aslında ortada bir çelişki yok. Şöyle ki; bilgi çağındayız, bilgi çok önemli ancak bilgi tek başına fark yaratmamıza imkan sağlamıyor. Çünkü o bilgi çok kısa sürede yayılıyor ve size sağlayacağı avantaj çok kısa sürede yok oluyor. Tam bu noktada sürdürülebilirlik konusu ortaya çıkıyor. Ancak konuyu dağıtmamak adına sürdürülebilirliği önümüzdeki ayların konusu yapalım. Günümüz dünyasında yaşanan rekabette bilginin taraflarda zaten var olduğunu kabul ediyoruz. Bilgi yoksa ya da eksikse ortada zaten konuşulacak bir konunun olmadığını söyleyelim. Örneğin bir dış ticaret profesyonelinde yabancı dil yoksa, mevzuatı ya da mevzuat bilgisine nasıl ulaşacağını bilmiyorsa ortada konuşulacak bir konu da yoktur. Dolayısıyla birinci kategorinin ikinci kategori ile mutlak surette beslenmesi, ikinci kategorinin birinci kategorinin üzerine inşa edilmesi gerekmektedir. Yumuşak becerileri; liderlik, duygusal zeka, takım çalışması, problem çözme, eleştirel düşünce, zaman yönetimi, kişilerarası iletişim becerilerinin tümü olarak tanımlayabiliriz. Bu becerilerin bir kısmı doğuştan gelen karakteristik özellikler olmakla birlikte her becerinin geliştirilmeye açık olduğunu unutmamak gerekir. Örneğin takım çalışmasına yatkınlık becerisi zayıf olsa dahi üniversite sıralarında okurken öğrenci kulüplerinde çalışarak son derece iyi şekilde geliştirilmektedir. Öğrencilik yıllarımda ben de bir kulüp çalışanı olarak gerek kendimde gerek arkadaşlarımda bu becerinin nasıl geliştiğine şahit oldum. Aynı şekilde; liderlik, problem çözme, iletişim, zaman yönetimi gibi becerilerin gelişmesinde öğrenci toplulukları son derece faydalı olmaktadır. Halihazırda üniversiteden mezun olduysanız ve öğrenci kulüplerinde çalışmak için geç kaldıysanız sivil toplum kuruluşlarında aktif görev almanızın kuruluşa fayda sağlayacağı kadar kendinize de fayda sağlayacağını, sizi iyi hissettireceğini bilmenizi isterim.
Sonuç olarak günümüzde iyi bir dış ticaret profesyoneli, teknik bilgiye sahip olmakla birlikte yumuşak becerilerini geliştirerek teknik bilginin üzerine inşa edebilmelidir. Aksi durumda günümüz iş dünyasında yaşanan güçlü rekabet ortamında ayakta durabilmek mümkün değildir.
Doçent Dr. Sinan Esen
Bu yazının telif hakkı Utrader’e ait olup, ancak kaynak gösterilmek suretiyle izinsiz olarak kullanılabilir, yayınlanabilir.